Nureddin Yıldız Anadolu Ajansı’na konuştu.
“Çocuk evliliğini protesto eden bir konuşma yaptım”
– Sosyal Doku Vakfı Onursal Başkanı Nureddin Yıldız:
– “Cinayet haberlerini sunan bir spiker, katil olarak suçlanabilir mi? Ben tarih boyunca gelen bir duruma ilişkin tespitte bulundum. Kimse, dinimizi bu işe alet etmemeli demiş, çocuk evliliğini protesto eden bir konuşma yapmışım. Bu çağda beş yaşındaki bir çocuk üzerinden menfaat uman bir babanın, camilere gelmemesi gerektiğini söylemişim”
– “Sözlerim cımbızlandı. Bunların cımbızladığı konuşmam, cımbızlanmamış şekilde internettedir. İnsanlar cımbızlanmış bir cümleden hayatın bütününü anlamak istiyorlarsa benim yapabileceğim bir şey yok”
– “Kız çocuğumu bir defa yasaların uygun gördüğü yaşta evlendiririm. Ama ben kızım 40 sene daha evlenmezse, evlen demem. İnsan olarak kendisi evlensin. Reşit olmadıkça kimse evlenemez. Ne erkek, ne kız çocuğuma şu gün evleneceksiniz demem”
İSTANBUL (AA) – Nurettin Yıldız, 3 yıl önce gerçekleştirdiği 32 dakikalık konuşmasında, tarih boyunca gelen bir duruma ilişkin tespitte bulunduğunu ifade ederek, “Cinayet haberlerini sunan bir spiker, katil olarak suçlanabilir mi? Ben tarih boyunca gelen bir duruma ilişkin tespitte bulundum. Kimse, dinimizi bu işe alet etmemeli demiş, çocuk evliliğini protesto eden bir konuşma yapmışım. Bu çağda beş yaşındaki bir çocuk üzerinden menfaat uman bir babanın, camilere gelmemesi gerektiğini söylemişim.” dedi.
Sözleri nedeniyle bir süredir protestolarla karşılaşan, önce Sinop ardından da Gaziantep’teki konferansları “güvenlik” gerekçesiyle valilikler tarafından iptal edilen Yıldız, Anadolu’nun birçok noktasında 1990 yılından bu yana sürekli konferanslar verdiğini belirtti.
Anadolu’da 2 bin 500 civarında konferans verdiğini, küçük-büyük şehir ayrımı yapmadan bütün Türkiye’yi gezip gençlerle buluştuğunu aktaran Yıldız, Gezi Parkı olaylarından sonra kendisi üzerinden bir protesto geliştirildiğini gördüğünü dile getirerek, “Özellikle Milli Platform denilen bir organizasyona vakıf alarak biz de imza atıp destek verdikten sonra, ismim etrafından bir dedikodu çıktı. Oysa o güne kadar bana karşı çıkan olmamıştı ancak bize karşı protesto gösterilerinin medyaya yansıması ise 10 günlüktür.” diye konuştu.
Yıldız, protestoların sosyolojik tahlilini yapmanın kendisine değil başkalarına düşeceğini savundu.
Protestoların görünürde üç yıl önce yaptığı bir konuşmasında, “Kadınları küçük düşürücü ifadeler kullandığı ve küçük yaştaki çocukların evlenebileceğini savunduğu” iddialarından hareketle gerçekleştiğini aktaran Yıldız, şunları kaydetti:
“Onların ne kadar bunun üzerinden protestoda bulunduklarını bilemeyeceğim. Fakat bildiğim bir şey var ki gayeleri ben değilim. Belki bir siyasi hedef güdüyorlar. Gençlerin arasında bana yönelik bir rağbet var. Çünkü gençlerin Fatih Sultan Mehmet’in yeni versiyonları olmaları gerektiğini söylüyorum. Bu rağbeti baltalamak istiyor olabilirler. Siyasi bir maksada ulaşmak istiyor olabilirler. Aslında dinim onların hedefidir demek istemiyorum ama dışarıdan değerlendirme yapanlar, asıl hedefin İslam olduğunu söylüyorlar. Cumhurbaşkanımız’dan tutun, toplumun her kademesindeki mümin insanlara destek vermeyi imanımın bir gereği olarak görüyorum. Bu nedenle iktidardaki siyasi partiye yakın gördükleri için de saldırıyor olabilirler. Beni yıpratıp, siyasete bir zarar vermeyi amaç edinmiş olabilirler.”
– “Camilerimize girmelerini bile kabul edemeyiz”
Yıldız, tepkilere konu olan konuşmasına ilişkin de şunları anlattı:
“32 dakikalık bir konuşma yapmışım. Bu konuşmanın özeti ve bütününde demişim ki insanlık tarihi boyunca küçük çocukların evlendirilmesi diye bir sorun var. Bu sorun Osmanlı İmparatorluğu döneminde de devam etmiştir. Küçük yaşta evlendirilme vakası vardır. Anadolu’muzda beşik kertmesi denilen bir olay vardı. Bu küçük çocukların reşit olmadan, beş yaşından bile evlendirilmeleri anlamına geliyor. Bunun dini ve insani bir boyutu vardır. Bu yok saymakla ortadan kaldıramayız ama bir insan ve Müslüman olarak iki şeyi asla kabul edemeyiz. Birincisi bir babanın madde, bir menfaat düşünerek çocuğunu küçük yaşta evlendirmesi insani bulamayız. Onun camimize girmesini bile kabul edemeyiz. İkinci olarak küçük yaşta bir çocukla evlenmeye iştah gösteren ise insanlığını tartışırız, tımarhaneye konulmalıdır.”
Yıldız, 3 yıl önce yaptığı konuşmayı ölünceye kadar savunacağını ifade etti. Konuşmasında insanlığı ve çocukları savunduğunu dile getiren Yıldız, şöyle devam etti:
“Cinayet haberlerini sunan bir spiker, katil olarak suçlanabilir mi? Ben tarih boyunca gelen bir duruma ilişkin tespitte bulundum. Kimse, dinimizi bu işe alet etmemeli demiş, çocuk evliliğini protesto eden bir konuşma yapmışım. Bu çağda beş yaşındaki bir çocuk üzerinden menfaat uman bir babanın, camilere gelmemesi gerektiğini söylemişim ben. Küçük çocuklarla evlenme çılgınlığını savunan birisi değilim, bunu haber veren birisiyim. Tarihte bunu yapanlar olmuştur. Şimdi bunu yapanların insan olmadığını savunmuşum. Bunların cımbızladığı konuşmam, cımbızlanmamış şekilde internettedir. Nitekim iki sene evvel, bu propaganda başlamadan önce benim Twitter’daki izleyicim 100 bin civarındaydı. İki ayda 200 bine çıktı. Binlerce helallik ve özür mesajı aldım. Çünkü binlerce insan, küfretmek, tepki göstermek için beni takibe almış. Sonra konuşmayı dinledikten sonra çocukları savunduğumu görünce beni arayarak helallik dilediler.”
– “Kız çocuğumu yasalara uygun yaşta evlendiririm”
Yıldız, küçük çocukların evlendirilmesine karşı olmanın yanında, bunu yapan babanın camiye bile uğramamasını gerektiğini savunduğunu söyledi.
“Kız çocuğumu bir defa yasaların uygun gördüğü yaşta evlendiririm.” diyen Yıldız, kızı 40 yıl daha evlenmese bile ona “evlen” demeyeceğini aktardı.
Reşit olmadıkça kimsenin evlenemeyeceğini vurgulayan Yıldız, “Ne erkek, ne kız çocuğuma, ‘Şu gün evleneceksiniz.’ demem. 4 çocuğum var, hiçbirisine böyle bir şey demedim. Ama şunu dedim, ‘Yavrum evlenmek istediğinizde siz beni kullanacaksınız, ben sizi değil.’ Bu konuyu anlatan 300’den fazla konuşmam var internette. Kimi yarım saat, kimi bir saat süren 3 bin civarında konuşmam var. 3 bin saatlik konuşmanın içinde iki şeyi seçmişler. Benim üzerimden insanlık adına kötü duruma düşülüyor. Çocukların onurunu savunmak için doğru bildiğimi söylemeye devam edeceğim ve inşallah böyle öleceğim.”
– “Huzursuzluğa neden olmak istemem”
Yıldız, tepkileri üzerine geri adım atıp, konferans vermekten vazgeçmeyeceğini belirterek, şunları anlattı:
“26 yıldır, 7 bin konferans verdim. Bunlardan 7 lira kazanmış değilim. Kendi paramla biletimi alır, gider konferansımı verir, kimseye eziyet etmeden dönerim. Oy toplamıyorum. Firmamın reklamını yapmıyorum. Ben dinimi anlatıyorum. Hiçbir Allah’ın kulu, ben konferans verirken kitabımın satıldığını görmemiştir. Ben köy köy, bu toprakları dolaşarak ölmek istiyorum. 7 bin konferansımdan sadece ikisi iptal edildi. Birincisi Sinop’ta diğeri Gaziantep’te. Ben bir müminin tokat sesi duymaması için bu toprakları dolaşıyorum. Benim için gençlerin birbirine gireceği bir yerde ben olmam. Huzura davet için davet edildiğim yerde huzursuzluk sebebi olursam bu olmaz ki. Hükümetin ve valiliklerin güvenlik için tedbir almasını saygıyla karşılarım.”
Kendisini protesto edenlerin hangi kesimden olduklarını hiç merak etmediğini de aktaran Yıldız, sözlerini şöyle tamamladı:
“Merak etseydim, gider bakardım ama kadınlarla ilgili sözlerimden dolayı keşke kadınlar bana karşı çıkmış olsalardı. Erkeklerin gerçekten kadın haklarından ötürü bir savunma yaptıklarını zannetmiyorum. Büyük ihtimalle bir siyasi yatırım yapmak istiyorlar. Dinimin karşı cephesini oluşturmak istiyorlar. Ben bu dini, bu tartışmalarla devraldım Peygamberimden. Böyle devam edecek.”